Kore Sineması : Oldeboi (2003)

Ne kadar daha önce bahsetmemiş olsam da Filmlere karşı çok büyük bir ilgim var. Sinema ve tür ayırt etmeksizin her türlü kaliteli yapımı izlemekten büyük haz duyuyorum. Bugün sizlere Belkide 10 kereden fazla izlediğim bir film hakkında yazı yazacağım ama gerçekten ne yazacağımı duygularımı nasıl ifade edebileceğim hakkında hiç bir fikrim yok. Evet Karşınızda

OLDEUBOI (2013)

Bu yazıyı bir kaç kişi okuyup filmi izlerse ne mutlu bana. Bir insanı alıyorsunuz ve 15 Sene boyunca bir yere kapatıyorsunuz ve ne sebeple kapatıldığını söylemiyorsunuz ve Ana Karakterimiz Oh Dae Sue (Min-sik Choi) salındıktan sonra 15 sene beklemek ona yapılanların yanında hiç kalıyor.Evet bir intikam serisinden bahsediyorum ve bu film Revenge üçlemesinin ilk filmi.

Aslında filmin ana hikayeside bir dedikoduya dayanıyor. " Bir insan hakkında, başkaIarının onun için söyIedikIerinden çok, onun başkaIarı için söyIedikIerinden fikir ediniIebiIir" Leo Alkman . Dedikodu şu zamanlarda insan hayatının vazgeçilmezleri arasında bulunuyor ama bu filmi izledikten sonra iki kere düşüneceksiniz.

Filmde öne çıkan tema daha önce bahsettiğim gibi intikam. İntikam soğuk mu yoksa Sıcak yenilien bir yemektir ? bu sorunun cevabını bu filmde öğreneceğinizden emin olabilirsiniz. İntikam Hırsının beynimizi bulandıran ve bizi yolumuzdan alıkoyan bir negatif his olduğu savunulsada bu filmde Oh Dae Su' yu kamçılıyan tek duygudur.

Şimdi film hakkında çok fazla eleştiri ve yorum yazısı bulabilirsiniz ama ben yazımda size bu filmi izletmeyi amaç edindim o yüzden biraz dolambaçlı yoldan anlatacağım.

tumblr_ny4yexbOsJ1ukmr73o1_500.gif

Sıkışmışlık duygusunu intikam ve üzüntüyü inanılmaz başarılı vermeyi başarmış bu film 4 dakikalık dublörsüz muhteşem gerçekci bir kaç kapışma sahneside içeriyor ama uyarayım filmde Gore şiddet içerikli ögelerde yeterince var. Eşinizi çocuğunuzu alıp Oldboy izlemeyin yani.

Ne Kadar daha fazla anlatmak istesemde spoiler vermeden yapamayacağım galiba o yüzden Size filmden sevdiğim bir kaç alıntı paylaşmayı uygun gördüm.

"Gül Dünya Seninle Gülsün , Ağla yalnız ağla." Ella Wheeler Wilcox'un Solitude şiirinden bir alıntıymış bu.

"Bir canavardan aşşağı olsam da benim de yaşamaya hakkım yok mu ?"

"İster bir Kaya ol , İster bir Kum Tanesi ikiside denizde aynı şekilde batar."

Şimdi bu konu o kadar güzel filmde işlenmiş ki Uzak Doğu insanının toplumsal kurallara ne kadar bağlı olduğunu ve ceza mekanizmasının ne denli önemli olduğunu anlatıyor.

Son olarak Bu muhteşem nefes kesici doğallıkta olan filmin yönetmeni "Park Chan-Wook" kendisi Uzak doğu sinemasında çok önemli bir yönetmendir. Sanırım Koreliler düşük bütçe ile kaliteli filmler yapmanın yolunu bulmuş sizinde bana tavsiyeleriniz olursa bekliyorum.

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
17 Comments